Înțelesul "bîtap düşmek" în dicționarul Turcă

PRONUNȚIA BÎTAP DÜŞMEK ÎN TURCĂ

bîtap düşmek

CE ÎNSEAMNĂ BÎTAP DÜŞMEK ÎN TURCĂ?

Definiția bîtap düşmek în dicționarul Turcă

Să fiu epuizat Să fiu epuizat, să te obosesc.

TRADUCEREA BÎTAP DÜŞMEK

Găsește traducerea bîtap düşmek în 25 de limbi cu traducătorul nostru multilingv înTurcă.

Traducerile bîtap düşmek din Turcă în alte limbi prezentate în prezenta secțiune au fost obținute prin traducerea statistică automată; unde unitatea esențială a traducerii este cuvântul «bîtap düşmek» în Turcă.

• Traducător din Turcă - Chineză: 精疲力竭坠落
• Traducător din Turcă - Spaniolă: agotado caída
• Traducător din Turcă - Engleză: exhausted fall
• Traducător din Turcă - Hindi: थक गिरावट
• Traducător din Turcă - Arabă: سقوط استنفدت
• Traducător din Turcă - Rusă: исчерпаны падение
• Traducător din Turcă - Portugheză: queda esgotado
• Traducător din Turcă - Bengali: পড়া ক্লান্ত
• Traducător din Turcă - Franceză: chute épuisés
• Traducător din Turcă - Malaeză: letih jatuh
• Traducător din Turcă - Germană: erschöpft fallen
• Traducător din Turcă - Japoneză: 疲れ秋
• Traducător din Turcă - Coreeană: 지친 가을
• Traducător din Turcă - Javaneză: kenthekan kanggo tiba
• Traducător din Turcă - Vietnameză: giảm mệt mỏi
• Traducător din Turcă - Tamilă: விழ தீர்ந்து
• Traducător din Turcă - Marathi: पडणे संपत
• Turcă: bîtap düşmek
• Traducător din Turcă - Italiană: caduta esaurito
• Traducător din Turcă - Poloneză: wyczerpany spadek
• Traducător din Turcă - Ucraineană: вичерпані падіння
• Traducător din Turcă - Română: toamna epuizat
• Traducător din Turcă - Greacă: εξαντληθεί πτώση
• Traducător din Turcă - Afrikaans: val uitgeput
• Traducător din Turcă - Suedeză: utmattad falla
• Traducător din Turcă - Norvegiană: utmattet fall

CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «BÎTAP DÜŞMEK»

Descoperă întrebuințarea bîtap düşmek în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu bîtap düşmek și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.

Ağır Kitap:

Talmak, Divanı Lugati Türk'te (1070) yok. Clauson'a göre Eski Uygurcada “bayılmak, bilincini yitirmek” anlamındaymış. Çağataycada (15. yüzyıl) “hasta olmak, bitap düşmek.” Kitabül İdrak adlı Kıpçakça sözlükte (1312) yine “bitap düşmek”.

Sevan Nişanyan, 2014

Sufi: Bir Aşk Yolcusu

Artık yürümekten bitap düşmek üzereydim. Ancakyolda olmanın verdiği tarifsizbir lezzet vardı. Gittiğimiz yerin neresiolduğunu bilmiyordum, lakin yolun başında kalbine doğru hafif dönerek “Geldiğimiz yere gidiyoruz” demişti mihmandarım.

İbrahim Baz, 2012

Memleket Kazan Ben Kepçe: - Sayfa 178

Elif Ayla. İnce, zarif bir beyefendi olmak başka; yol- larda gıdasızlıktan, yorgunluktan, güneşin sı- cağı ve karın soğuğundan bitap düşmek başka. Bakınız efendim tarihlere, yıl kaç acaba, yıl kaç? Açtırma kutuyu söyletme kötüyü. Hanım hanım!

Elif Ayla, 2012

Third International Symposium on Atatürk - Sayfa 620

Örnek olarak müstevli, mevcudiyet, şerait, tezahür etmek, bitap düşmek, namüsait kelimeleri Okul Sözlüğü'nde yoktur. Ama bundan sonraki baskılarda bunlara yer verileceği tabiîdir. Bu tür sözler kanaatimce Gençliğe Hitabe de geçen ...

Atatürk Araştırma Merkezi, 1998

Antakya ağzı: dilbilgisi ve sözlük - Sayfa 313

(Hcayti kurumak şeklinde de söylenir.) hıpırhış düşmek: (Bkz.) hıpırhış olmak hıpırhışı çıkmak: (Bkz.) hıpırhış olmak hıpırhış olmak: Çok yorulmak, halsiz, bitap düşmek. "Böğün evi daşıdık. İş bitti emme ben de hıpırhış oldum. " (Hıpırhış düşmek ...

Bülent Nakib, 2004

Yeni Türk lûgati - Sayfa 1179

Üzülmek işi. Ba: üzülmek. Üzülmek [f] Eskiyip bozulmak, fersude olmak. Hasta ve bitap düşüp zayıf. lamak, dermansız kalmak. Sıkılmak, bir şeyi arzu edip te muvaffak olamamaktan muztarip olmak. Hastalık nüksetmekle bitap düşmek. Üzüm [i] ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 185

(yoksul bir kimse) para kazanıp durumunu düzeltmek, bitini dökmek arg. 1) bütün kuşkularını açıklamak. 2) daha önce söylemekten çekindiği her şeyi söylemek. bitap [bi:ta:p] s. Far. esk. yorgun, bitkin. 0 bitap düşmek yorgunluktan neredeyse ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

On birinci yüzyıl Türk şiiri - Sayfa 163

Üçüncü ve dördüncü dizelere bakılınca bu fiilin tor- ("zayıflamak, yorgun düşmek" fiilinin ettirgen çatısı olan torgur- olması ... "Zayıflamak, yorgun ve bitap düşmek" anlamındaki fiilin /o/ ile olduğuna şu kanıtlarımız vardır: Yak. tuor- "zayıflamak" ...

Talât Tekin, ‎Maḥmūd Kāshgarī, 1989

Ebū Ḥayyān, Kitābu'l-Idrāk li lisāni'l-Etrāk: fiil : ... - Sayfa 357

52), Kırg. arı- "yorulmak, bitap düşmek, bitmek, zayıflamak" (YUDAHİN, 44), Kzk. ar- "zayıflamak, hafiflemek, hâlsizleşmek" (KzkTSl. 20), KKlp. an- "xudet"' (KKlpRSl. 53), Nog. an- "ustavat', iznemogat', xudet', isxudat" Di. KISIM Kitâbu'l-İdrâk li ...

A. Melek Özyetgin, 2001

Türk lehçeleri grameri

"savaşmak istemek", dengel-zire- "iyileşmek istemek", eki-jire- "iyileşmek", elbek-şire- "bereketlenmek", ergi-jire- "eskimek", et-sire- "et yemek istemek", hala-jıra- "yorulmak", hank-sıra- "bitap düşmek, halsiz düşmek", sööl-ziire- ...

Ahmet Bican Ercilâsun, 2007