Signification de "damarı tutmak" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE DAMARI TUTMAK EN TURC

damarı tutmak

QUE SIGNIFIE DAMARI TUTMAK EN TURC

définition de damarı tutmak dans le dictionnaire turc

tenir le navire Mauvais mal, se replier sur l'accident.

TRADUCTION DE DAMARI TUTMAK

Découvrez la traduction de damarı tutmak dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de damarı tutmak dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «damarı tutmak» en turc.

• Traducteur Français - chinois: 保持血管
• Traducteur Français - espagnol: mantener los vasos sanguíneos
• Traducteur Français - anglais: keep blood vessels
• Traducteur Français - hindi: रक्त वाहिकाओं रखना
• Traducteur Français - arabe: إبقاء الأوعية الدموية
• Traducteur Français - russe: держать кровеносные сосуды
• Traducteur Français - portugais: manter os vasos sanguíneos
• Traducteur Français - bengali: বদনা রাখা
• Traducteur Français - français: garder les vaisseaux sanguins
• Traducteur Français - malaisien: menjaga kapal
• Traducteur Français - allemand: halten Blutgefäße
• Traducteur Français - japonais: 血管を保ちます
• Traducteur Français - coréen: 혈관을 유지
• Traducteur Français - javanais: supaya prau
• Traducteur Français - vietnamien: giữ cho mạch máu
• Traducteur Français - tamoul: ஒரு நரம்பு நடத்த
• Traducteur Français - marathi: भांडे ठेवा
• turc: damarı tutmak
• Traducteur Français - italien: mantenere i vasi sanguigni
• Traducteur Français - polonais: utrzymać naczynia krwionośne
• Traducteur Français - ukrainien: тримати кровоносні судини
• Traducteur Français - roumain: păstra vaselor de sange
• Traducteur Français - grec: κρατήσει τα αιμοφόρα αγγεία
• Traducteur Français - afrikaans: bloedvate hou
• Traducteur Français - suédois: hålla blodkärlen
• Traducteur Français - norvégien: holde blodårene

10 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «DAMARI TUTMAK»

Découvrez l'usage de damarı tutmak dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec damarı tutmak et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Tababetle Sağlıklı Türkiye: - Sayfa 38

Tutmak esasen hastanın damarını tutmak ve zaruri görüldüğünde başka organlarına teşhis amacıyla dokunmayı gösterir. Tababette damara bakmak çok önemli olup, damarlardaki belirtiler aslında belli alanlardaki hastalık ya da zayıflığın ...

Ahmetcan İsmail, 2013

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 110

Damarı/damarları kabarmak: (Bir duygu ya da huy) Güçlü bir biçimde ortaya çıkmak. Damarına basmak: Duyarlı olduğu bir konuya dokunarak birisini kızdırmak. Bak. Dalına ... Damarı tutmak: Huysuzluğu depreşmek, aksiliği/inadı tutmak.

Asım Bezirci, 1990

Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 216

ÎNTtKAM ÖFKE Damarı tutmak [Huysuzluğu depreşmek] (Aman müdürün yanına gideyim deme. Bugün yine daman tuttu, sabahtan beri bağırıp çağırıyor) • Hop oturup hop kalkmak [Öfkesinden yerinde duramaz olmak] • İfrit olmak (kesilmek) ...

Nejat Muallimoğlu, 1983

Kayseri ağzı: Sözcükler - Sayfa 702

Çantada çörek Genel dildeki : "Çantada keklik" in yerel ağızdaki söylenişi. O biçimi de söylenir. * Çapraz damarı tutmak Aksiliği huysuzluğu tutmak. 'Çaprazlık etmek Aksilik, huysuzluk çıkarmak * Çarpıp çarpıp azarlamak Öfkeli ve sert çıkışlarla ...

Kâzım Yedekçioğlu, 1989

Irak Türkleri'nde deyimler ve atasözleri - Sayfa 112

Hastalıktan azıcık kendine gelmek, iyileşmek Gözünü doldurmak-doldurmamak- Beğendirmek-beğendirmemek- Gözünü dört açmak Çok dikkatli bakmak Gözünü hayata yummak Ölmek Gözünü kan tutmak-kan damarı tutmak- Elinden bir kaza ...

İhsan S. Vasfi, 2001

Türk ata sözleri - Sayfa 92

Dâma düşürdü. (1832) Dam üstünde saksağan beline vurdum kazmayı. Damdan düşer gibi. (1827) Dama demek. Dama taşı gibi oynatmak Damara girmek., Damarı tutmak. 2334. Danışan dağı aşmış danışmıyan düz ovada yolu şaşmış. 2335.

Mustafa Nihat Özön, 1952

Millet ve aydinlar - Sayfa 108

... kıyafetli, leşi yuvarlanmak, salyası sarkmak, zebani kıyafetli, zil takmak, çul- pa, salaş, kaşarlanmış, yularla gezmek, it damarı tutmak, yılan bakışlı, cici bey, dikiz gelin kuruma, yalçın kelle, cavlak çöplenmek, haydi oradan ay bayıldım be.

Necmettin Hacieminoglu, 2004

Türk edebiyatında tahliler - Sayfa 110

gidi, hışır, türedi, dırlarup durma, yıkıl oradan, zirzop, zıpır, zibidi, kızma gibi tırnak, kukla kıyafetli, leşi yuvarlanmak, salyası sarkmak, zebani kıyafetli, zil takmak, çulpa, salaş, kaşarlanmış, yularla gezmek, it damarı tutmak, yılan bakışlı, cici bey, ...

Necmettin Hacıeminoğlu, 1997

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...

... ordan oraya gezen ya da gezdirilen. Devamlı olarak yeri değiştirilen. DAMARI TUTMAK : Yersiz olarak öfkelenmek ve inadmdan vazgeçmemek. DAMARINA BASMAK : Birini öfkelendirecek harekette bulunmak, öfkelenmesine sebep olmak.

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Türk Tarih Kurumu yayınları - Sayfa 517

35, 79 Mişon damarı tutmak, 321 Mizan, gazetesi, 389 Mizânu'l-Hak fi İhtiyari' l-Ahakk, 284 Mogullar, 443 Moliere, Jean-Baptiste, 378, 465, 467, 468 Moltke, Helmuth-Charles-Bernard, 194, 336 Monte Cristo, naziresi, 269, 271 Moskof, Moskov ...

Türk Tarih Kurumu, 1969