Signification de "kene göz" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE KENE GÖZ EN TURC

kene göz

QUE SIGNIFIE KENE GÖZ EN TURC

définition de kene göz dans le dictionnaire turc

tique oeil Très petits yeux (personne).

kene göz Çok küçük gözlü (kimse).

TRADUCTION DE KENE GÖZ

Découvrez la traduction de kene göz dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de kene göz dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «kene göz» en turc.

• Traducteur Français - chinois: 眼蜱
• Traducteur Français - espagnol: tic del ojo
• Traducteur Français - anglais: eye tick
• Traducteur Français - hindi: आँख टिक
• Traducteur Français - arabe: القراد العين
• Traducteur Français - russe: глаз клещ
• Traducteur Français - portugais: tick olho
• Traducteur Français - bengali: এঁটেল পোকা চোখ
• Traducteur Français - français: tique de l´oeil
• Traducteur Français - malaisien: mata mata
• Traducteur Français - allemand: Augen tick
• Traducteur Français - japonais: 目のダニ
• Traducteur Français - coréen: 눈 틱
• Traducteur Français - javanais: mripat ticks
• Traducteur Français - vietnamien: tick mắt
• Traducteur Français - tamoul: உண்ணி கண்
• Traducteur Français - marathi: ticks डोळा
• turc: kene göz
• Traducteur Français - italien: tick occhio
• Traducteur Français - polonais: oko tick
• Traducteur Français - ukrainien: очей кліщ
• Traducteur Français - roumain: Tick ​​ochi
• Traducteur Français - grec: τσιμπούρι μάτι
• Traducteur Français - afrikaans: oog merk
• Traducteur Français - suédois: ögon fästing
• Traducteur Français - norvégien: eye tick

10 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «KENE GÖZ»

Découvrez l'usage de kene göz dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec kene göz et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Yeni Türk dilbilgisi - Sayfa 153

Kaynaşmış bileşik sıfatlar: a) iki isimden yapılmış olanlar: Can/ciğer (arkadaş) - cam/göz (ihtiyar = tamahkâr ihtiyar) - kepçe/kulak (Fahri) - gaga/burun (Ahmet) - kıl/kuyruk (delikanlı) - kene/göz (çocuk = küçük ve batık gözlü)... v.b. b) Belirtisiz ...

Haydar Ediskun, 1963

Türk dilbilgisi: dil, sesbilgisi, biçimbilgisi, cümlebilgisi - Sayfa 152

Anlamca Kaynaşmış Bileşik Sıfatlar: a) fki isimden yapılmış olanlar: Can/ciğer (arkadaş) - cam/göz (ihtiyar = tamahkâr ihtiyar) - kepçe/kulak (Fahri) - gaga/burun (Ahmet) - kıl/kuyruk (delikanlı) - kene/göz (çocuk = küçük ve batık gözlü)... vb. b) ...

Haydar Ediskun, 1985

Osmanlı Devlet Düzeni:

Tire sancağı beyi Mustafa Bey ve Gelibolu kaptanı Davud Bey de göz açtırmayıp yürüdüler. Ebâbil kuşu[dağ kırlangıcı] Ebrehe ... yaylardan oklar atılıp, göz açtırmayıp, kene gibi yapışıp, yılan gibi dolaştılar. Büyük bir savaş oldu. İki taraftan ...

Necdet Öztürk, 2014

Koku:

Ya da yaşamın kendisine hep sürüp giden bir kışlamadan başka bir şey vermediği, ağaçtaki o kene gibi. ... Dünyaya dışkısından başka bir şey verdiği yoktu; ne bir gülümseme ne bir bağırış ne bir göz ışıldaması ne de kendi kokusu.

Patrick Süskind, 2003

Dergisi - 15-16. sayılar - Sayfa 548

Catton'un yaptığı araştırmalara nazaran, kan emmiş ve doymuş olan kenelerin çoğunun 23° Fahrenheit ısı derecesinde, ... Bu maksadın sağlanması için kenelerin gelişmesi göz önünde bulundurularak yirmişer gün müddetle keneli hayvanlar, ...

Ankara (Turkey). Yüksek ziraat enstitüsü, 1947

Tıbbî entomoloji: tıbbî önem taşiyan Arthropodal̓arm ... - Sayfa 143

Umumiyet itibariyle- mer'ada bulunan keneler, rutubetli ve soğuk havalarda fazla dayanırlar. Buna mukabil kurak ve sıcak havalarda ise, ... bulunan kenelerden kurtarmaktır. Bu maksadın sağlanması için kenelerin gelişmesi göz önünde 143.

Hasan Sükrü Oytun, 1961

Lanetli Topraklar - Sayfa 53

Bir an için göz ucuyla gizlice bakılmamış olması da aynı derecede olasıydı, gözlerin çabucak kaçırıldığı hiçbir gizli bakış olmamıştı. Daha önce ... Beline yapışmış kuru üzümler gibi, düzinelerce kene vardı: besili, kanla şişmiş keneler. Köpeğin ...

Scott Smith, 2007

The Ozidi saga - Sayfa 260

Gba me kene owei ofoni kene tebe agono ma timi kene "kokoro-ko-o-o!" Tebesonoma gbade, "O, e neyain, e mu a ba were bo de seri ! E-e, kere bo me. E-e a Orgamg, do. Ere e koro me. Yes,32 e mene ene tobou mo eye fe dou ye me.

O̲kabou Ojobolo, ‎John Pepper Clark-Bekederemo, 1977

Noun Phrases in Creole Languages: A Multi-faceted Approach

(50) kene bringi-te kom pama, bifi dati... person bring-PF come tell, say that... 'Someone brought the news that. . . ' / 'The news came that. . . ' (51) gutu wa gjof-te eke toro thing past hit-PF Is eye 'Something had hit my eye' / 'My eye got hit (by ...

Marlyse Baptista, ‎Jacqueline Guéron, 2007

The Spectacular Modern Woman: Feminine Visibility in the 1920s

When young women "cast" the glad eye at the "gladsome eye" of "mashers,""0 their mobile looks were seen to signify their sexual mobility. "Chase me clinahs" gave the "glad eye ... The. Flapper. in. the. Heterosexual. Leisure. kene. 237.

Liz Conor, 2004