Signification de "hamlamak" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE HAMLAMAK EN TURC

hamlamak

QUE SIGNIFIE HAMLAMAK EN TURC

définition de hamlamak dans le dictionnaire turc

Ne vous entraînez pas pendant longtemps, perdez votre force ou votre agilité à cause de ne pas bouger.

hamlamak Uzun zaman idman yapmamak, hareket etmemek yüzünden gücünü veya çevikliğini yitirmek.

TRADUCTION DE HAMLAMAK

Découvrez la traduction de hamlamak dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de hamlamak dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «hamlamak» en turc.

• Traducteur Français - chinois: 铁锈
• Traducteur Français - espagnol: herrumbre
• Traducteur Français - anglais: rust
• Traducteur Français - hindi: रतुआ
• Traducteur Français - arabe: صدأ
• Traducteur Français - russe: ржавчина
• Traducteur Français - portugais: ferrugem
• Traducteur Français - bengali: মরিচা
• Traducteur Français - français: rouille
• Traducteur Français - malaisien: karat
• Traducteur Français - allemand: Rost
• Traducteur Français - japonais: さび
• Traducteur Français - coréen: 녹
• Traducteur Français - javanais: teyeng
• Traducteur Français - vietnamien: rỉ sét
• Traducteur Français - tamoul: துரு
• Traducteur Français - marathi: गंज
• turc: hamlamak
• Traducteur Français - italien: ruggine
• Traducteur Français - polonais: rdza
• Traducteur Français - ukrainien: іржа
• Traducteur Français - roumain: rugină
• Traducteur Français - grec: σκωρία
• Traducteur Français - afrikaans: roes
• Traducteur Français - suédois: rost
• Traducteur Français - norvégien: rust

10 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «HAMLAMAK»

Découvrez l'usage de hamlamak dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec hamlamak et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 417

Aciditâ, âprete-] Hamlacı (t. s-) İki, üç ve daha ziyade çifte kayık ve san- <iallarda birinci oturakta kürek çeken adam§ Eski zamanlarda saray kayıkçılarına -denirdi. / Chef des rameurs d'une barque ou d'ııne galerej Hamlama ) ( t- m- ) Uzun za- ...

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Yeni Türk lûgati - Sayfa 348

Hamlacı [i] İki, üç ve daha ziyade çifte kayık ve sandallarda birinci oturakta kürek çeken adam. Eski zamanda saray kayıkçıları. Hamlamak [f] Uzun zaman rahata alışmaktan işe, yorgunluğa dayanamaz olmak. Hamlaşımak [f| Kısmen hamlamak, ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930

Çiçek dürbünü: edebiyat ve kültür yazıları - Sayfa 261

edebiyat ve kültür yazıları Talât Sait Halman. DALKAVUĞUN MACERALARI Osmanlı döneminin en anlamlı hikâyelerindendir: Vezirlerden biri, üç çifte kayığa binmiş. ..Kürekçiler, ha babam asılıyor. Hamlacı, gidişattan memnun. Bir ara, vezir ...

Talât Sait Halman, 2008

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 478

(kürekçiler) var gücüyle kürek çekmek. hamlaç a. Ar. ** üfleç. hamlamak (nsz) Far. T. uzun süre hareketsiz kalmak, spor yapmamak nedeniyle gücünü, çevikliğini eskisi gibi kullanamamak, eski çevikliği kalmamış olmak. hamlaşmak (nsz) Far.

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Karadeniz: ansiklopedik sözlük - 1. cilt - Sayfa 485

Biraz daha yüksek mevkide Yukarı Amlakit Yaylası da (2.500 m) bulunmaktadır hamlamak f. Uzun süre iş yapmama sonucu becerinin azalması durumu. Karadeniz Rumcası hamleyo (xauAaeüü)) "hamlamak" P II 491 < Farsça t)âm "pişmemiş, ...

Özhan Öztürk, 2005

Gündelik hayatından renklerle eski İstanbul - Sayfa 36

Ayrıca kayıklarda yolculuk ederken yanlarında uşakları bulunur ve hamlacılar da kürekleri çekerken hanım müşterilere bakmamaya özen gösterirler. Hamlacılar için kural, hanım müşterilere bakmadan sağ veya sol omuz hizasından başka ...

Mehmet Mazak, 2009

Dili, deyimleri, mahallı̂ oyunları, manzum bilmeceleri, ve ... - Sayfa 25

HAMLAMAK : Uzun müddet dinlendikten sonra, ekzersiz yapmadan, yapılan bir işten sonra duyulan yorgunluk. «At hamladı», «Çoktanberi uzun yol yürümüyordum, ava çıkınca hamlamışım.» HAMPELEMEK : Dövmek, elle sıkıştırmak.

Yunus Emre Özulu, 1973

Tarih lûgati: Osmanlı tarih deyimleri ve terimleri temel ... - Sayfa 165

Hamlacılar bostancı ocağına mensuptular. Bostancı ocağına ilk girenler bellerine beylik çuha kenarı, bir derece daha yükselenler ak dizge bağlarlardı. Üçüncü derecede olanlar sarı dizge, dördüncü derecede- kiler uskumru denilen Londra ...

Kâmil Kepeci, 2000

Dil kılavuzu - Sayfa 226

... (kurekçi) hamlacibaji, -ni hamlaç üf leç° hamlama , hamlamak hamlasmak hamle atilim" hamleci atilimci" hamletmek yormak0 hamlik hamli kosulsuz" hammadde ¡slenmemi« özdek° ham maden" moden cevheri hammami mari mari bcnyosu" ...

Nijat Özön, 1985

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 604

2- Birine veya bir kuruluşa medeni, üretim, sıyasi vs. yönlerden devamlı olarak yardım etme işi. Hamiliye almağ (götürmek) Devamlı olarak yardım etmeğı taahhüt etmek, üzerine almak, nst Hamlama is. Hamlamak fiili. Hamlamag f. 1- Uzun ...

Seyfettin Altaylı, 1994

ACTUALITÉS CONTENANT LE TERME «HAMLAMAK»

Découvrez de quoi on parle dans les médias nationaux et internationaux et comment le terme hamlamak est employé dans le contexte des actualités suivantes.

Sihirli elleriyle ağrıları dindiriyor

Vücudumuz, acıyı bir şeyleri düzeltmek, bazı sorunlara dikkat çekmek için kullanır; bazı hareketlerde hamlamak, kahve fincanını almakta zorlanmak gibi. «Hürriyet, sept 12»