Înțelesul "ağır oturmak" în dicționarul Turcă

PRONUNȚIA AĞIR OTURMAK ÎN TURCĂ

ağır oturmak

CE ÎNSEAMNĂ AĞIR OTURMAK ÎN TURCĂ?

Definiția ağır oturmak în dicționarul Turcă

Uslu stă să stea greu.

ağır oturmak Uslu durmak.

TRADUCEREA AĞIR OTURMAK

Găsește traducerea ağır oturmak în 25 de limbi cu traducătorul nostru multilingv înTurcă.

Traducerile ağır oturmak din Turcă în alte limbi prezentate în prezenta secțiune au fost obținute prin traducerea statistică automată; unde unitatea esențială a traducerii este cuvântul «ağır oturmak» în Turcă.

• Traducător din Turcă - Chineză: 坐重
• Traducător din Turcă - Spaniolă: sentarse pesada
• Traducător din Turcă - Engleză: sit heavy
• Traducător din Turcă - Hindi: भारी बैठते
• Traducător din Turcă - Arabă: الجلوس ثقيلة
• Traducător din Turcă - Rusă: сидят тяжелый
• Traducător din Turcă - Portugheză: sentar- pesado
• Traducător din Turcă - Bengali: ভারী বসতে
• Traducător din Turcă - Franceză: asseoir lourde
• Traducător din Turcă - Malaeză: Duduk rapat
• Traducător din Turcă - Germană: sitzen Schwer
• Traducător din Turcă - Japoneză: 重い座ります
• Traducător din Turcă - Coreeană: 무거운 앉아
• Traducător din Turcă - Javaneză: njagong abot
• Traducător din Turcă - Vietnameză: ngồi nặng
• Traducător din Turcă - Tamilă: கனரக உட்கார்ந்து
• Traducător din Turcă - Marathi: जड बसून
• Turcă: ağır oturmak
• Traducător din Turcă - Italiană: sedersi pesante
• Traducător din Turcă - Poloneză: siedzieć ciężkie
• Traducător din Turcă - Ucraineană: сидять важкий
• Traducător din Turcă - Română: stai grele
• Traducător din Turcă - Greacă: κάθονται βαριά
• Traducător din Turcă - Afrikaans: sit swaar
• Traducător din Turcă - Suedeză: sitta tung
• Traducător din Turcă - Norvegiană: sitte tungt

CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «AĞIR OTURMAK»

Descoperă întrebuințarea ağır oturmak în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu ağır oturmak și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.

Kayseri ağzı - 1. cilt - Sayfa 25

Agir isin kalfasi degil. Karmasik. güç isleri yapacak birisi degil; öylesi islere gelemez, becere- тez. Agirligmca altin degmek. Çok degerli olmak. Agir oturmak. Her ise atilmamak, uslu oturmak. Agir söz. Ktndisine söylenen kisinin onuruna ...

Kâzım Yedekçioğlu, 1989

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 21

Ağır olmak: 1) Ağırbaşlı, ciddî, soğukkanlı olmak. 2) Acele etmemek. Ağır oturmak: Her işe atılmamak; uslu durmak. Ağır söz: Kırıcı, incitici, dayanılması güç söz; onur kırıcı söz. Ağız açmamak: Hiçbir şey söylemeden durmak. Konuşmamak.

Asım Bezirci, 1990

Obezite Kaderiniz Değil: (Kilo Vermenin Ötesinde, Kaliteli ... - Sayfa 249

Algılanan Zorlanma Ölçeği 10 Puanlık Ölçek 5 6 7 8 9 10 0 Hiçbir şey (kanepede oturmak) 0.5 Çok çok hafif 1 Çok hafif 2 Hafif (rahat, uzun süre devam ettirilebilir, az efor) 3 Orta (halen rahat; ancak daha sıkı soluma) 4 Biraz ağır (terleme ama ...

Doç. Dr. Halil Coşkun, 2013

Essential 22000 English-Turkish Phrases:

Onlar beyaz benimle yürümek zorundadır; onlar layık. 19185 They shine as sweet as simple doves Onlar gibi tatlı gibi basit güvercinler parlaklık 19186 They sit heavy on the soul Onlar ruhun ağır oturmak 19187 They stand like solitary ...

Nam Nguyen, 2015

İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 419

419 HEAVY / adı. n / ağır. kaldınlması zor; sakil, büyüklüğüne göre ağır; (yağmur, rüzgâr, fırtına) şiddetli, kuvvetli; fazla; (kâr, ... kömür yakmak; to hang - on one's hands (zaman) geçmek bilmemek; to lie - on one's conscience yüreğine oturmak.

Ender Gürol, ‎Ali Kılıçlıoğlu, 1994

İsimsiz Kitap:

GÜN AKŞAMA EVRİLİRKEN o geçen gün gelip de yanıma oturan yaşlı adamgirdi çayhanenin kapısından içeri. Görür görmez tanıdım onu. Ağır adımlarla banadoğru yürüyordu. Gelipde benim masama oturacak diyekalktım ayağa.

Fatih Duman, 2013

Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 530

vli. bat(ir)mak; agir agir inmek; ijokmek. ?ukurlas.mak; (uykuya) dalmak; (has- tfi) olumL- yakla§mak; (para) yalirrnak; ... v/i. otur(t)mak; konmak. tunemek; (meclis) toplan- mak; binmek;//'^. durmak, bulunmak; ~ down oturmak; ~ in katilmak; ...

Resuhi Akdikmen, 2006

Gelibolulu Mustafa ʻÂlı̂ ve mevâʻıdü'n-nefāis ... - Sayfa 201

Böyleleri toplum kurallarını bilmeyen kişiler olarak kabul edilirler560. ee) Bir Mecliste Oturma Adâbı Bir kişi devlet ... Zira, zarif kişilere göre, önce baş köşeye geçip oturmak, sonra da insanların saygıdeğerleri geldikçe ağır ağır kapı arkasına ...

Mustafa bin Ahmet Âlî, ‎Mehmet Şeker, 1997

Tutanak: - Sayfa 87

Dünyayı dolaşmış, başka ülkelerde işkovalamış biri için boş oturmak sıkıcıdır. Paraya ihtiyacım yok. Ama boş oturmak bir süre sonra ağır gelmeye başlamıştı. İşte o sırada, bizim şirketin patronlarından biri çağırdı, gittim ve beni üst başkanla ...

Nejat Soyer, 2012

Oturma izni: öyküler - Sayfa 50

öyküler Yüksel Pazarkaya. birine. Sonra bir merdiven. Sanki hiç merdiven görmemiş yaşamı boyunca, hiç merdiven çıkmamış. Başlar bir tökezleme. Her adım ağır, her adım çelikten top. Birinci kata varılır. Aynı şaşkınlık, aynı kendinden uzaklık.

Yüksel Pazarkaya, 1977