CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «ALIŞ VERIŞI KESMEK»
Descoperă întrebuințarea
alış verişi kesmek în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu
alış verişi kesmek și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.
1
Büyük lûgat ve ansiklopedi: ek - Sayfa 311
(B. Darkot). II Mec. Alâka, ilgi: ölülerle senin ne alışverişin var Rabia. Sen diriler için okuyorsun (H. E. Adıvar). — dey. Alışverişi kesmek, maddi manevi alâkayı kesmek. — Huk. Vadeli alışveriş, satış anlaşmasının özel bir çeşiti. Satan ile alan ...
2
Millı̂ üniversite ve reform - Sayfa 86
Bu yazıda bu konuyu ele alıyorum. Boykot kelimesi «bir kimse, bir topluluk veya bir memleket ile her türlü ilgi, dostluk ve alış verişi kesme, bir kimse ile çalışmayı kabul etmeme» mânâsına geliyor. Aslı İngilizce olan ve Fransızcada da kullanılan ...
Faruk Kadri Timurtaş, 1972
3
İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 222
ior the account (Br.) vadeli iş; -s for the account veresiye alışveriş; - for cash peşin alışveriş; - with a complaint bir şikâyeti ... senetleri alışverişi; -s as per usage örf ve âdete göre hareket etme; -s in wool yün ticaMi; to cease -s alışverişi kesmek; ...
Ender Gürol, Ali Kılıçlıoğlu, 1994
4
Türk dili araştırmaları yıllıǧı: belleten - Sayfa 99
... c) koşuklar her koşmada çekim bakımından bağımsız değildir, tek kelime gibi kaynaşmış olan ve o yolda çekimlenen koşmalar da vardır: alış verişi (kesmek) yerine alışı verişi (kesmek) denmez; d) Koşuk olarak tek kelime yerine kelime takımı ...
5
Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...
«Onun kumarda kaybettiği paralar hesaba gelmez.» HESABINA GELMEK : Birinin çıkarma elverişli düşmek, uygun gelmek. «Benim toplantıya gelmemem onun hesabına gelecekti.» HESABI KESMEK : Alış verişi tamamlamak. Artık alış veriş ...
Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975
6
Cevdet Paşa tarihinden seçmeler - 2. cilt - Sayfa 127
Halbuki, Avrupa milletleri arasında cari olan ticarî alış verişi birdenbire kesmek ve halkı zarurî eşyadan mahrum bırakmak çok müşkül bir işti. Bu kara muhasarasına karşı ingilizler 1807 yılında Avrupa denizlerinde gezen gemilerin hangi millete ...
Ahmet Cevdet Paşa, Sadi Irmak, Behçet Kemal Çağlar, 1994
7
Ortaoyunu - 2. cilt - Sayfa 271
339, 454, 456, 457, 465 Al gözüm sana I. 408 Alış verişi kesmek II. 31 (birisiyle) Alışverişi olmamak II. 270 Alıcı gözüyle bakmak I. 314, 413 - II. 60, 324, 529 (-de) alırım soluğu II. 242 Alicengiz oyunu II. 281 Allanın abdalı II. 120 Allahın delileri I.
8
Türkçe bilen aranıyor - Sayfa 474
... göz önünde bulundurmak; hesabı kapamak, alacak verecek bırakmamak; (biriyle) hesabı kesmek, alış verişi veya ilgiyi kesmek; hesabı temizlemek, borcunu ödemek; hesabı yok, sayılamayacak kadar çok, sayışız; (birinin) hesabına gelmek, ...
9
Büyük Türk ve İslâm kahramani - 2. cilt - Sayfa 34
Böylece, Horasan'da hemen bir durgunluk baş gösterdi, alış veriş durdu, ticaret hayatı sönüverdi. Bütün Horasan ile ... Bu, basbayağı, Ümeyyelilere bir boykot, onlarla alış-verişi kesmek gibi tecrîd edici, kendilerinden ayırıcı bir hareket demekti.
Dâniṣ Remzi Korok, Horasanli Eba Müslim, 1969
10
Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 119
[Bo\- coU] Boykotaj [c- S-] Bir siyasî fikirden dolayı münasebeti kat'etme, alış verişi kesme. [Boycottage.J Boylanma \ [t- m-] Boy sür- Boylanmakf me, sürmek, boy atmak, uzama, uzanmak. [Grandir, croitre-] Boylatma ] / /. m.] Uzatma, Boylatmaki ...
