Bedeutung von "utandırmak" im Wörterbuch Türkisch

AUSSPRACHE VON UTANDIRMAK AUF TÜRKISCH

utandırmak

WAS BEDEUTET UTANDIRMAK AUF TÜRKISCH

Definition von utandırmak im Wörterbuch Türkisch

in Verlegenheit bringen, in Verlegenheit bringen, in Verlegenheit bringen.

utandırmak Utanmasına yol açmak, utanacak bir duruma düşürmek, mahcup etmek.

ÜBERSETZUNG VON UTANDIRMAK

Erfahre, wie die Übersetzung von utandırmak auf 25 Sprachen mit unserem mehrsprachigen Übersetzer Türkisch lautet.

Die Übersetzungen von utandırmak auf andere Sprachen, die in diesem Bereich vorgestellt werden, sind zustande gekommen durch automatische statistische Übersetzung, wobei die Basiseinheit der Übersetzung das Wort «utandırmak» in Türkisch ist.

• Übersetzer Deutsch - Chinesisch: 耻辱
• Übersetzer Deutsch - Spanisch: vergüenza
• Übersetzer Deutsch - Englisch: shame
• Übersetzer Deutsch - Hindi: शर्म की बात है
• Übersetzer Deutsch - Arabisch: عار
• Übersetzer Deutsch - Russisch: позор
• Übersetzer Deutsch - Portugiesisch: vergonha
• Übersetzer Deutsch - Bengalisch: লজ্জা
• Übersetzer Deutsch - Französisch: honte
• Übersetzer Deutsch - Malaysisch: malu
• Übersetzer Deutsch - Deutsch: Scham
• Übersetzer Deutsch - Japanisch: 恥
• Übersetzer Deutsch - Koreanisch: 부끄러움
• Übersetzer Deutsch - Javanisch: kawirangan
• Übersetzer Deutsch - Vietnamesisch: xấu hổ
• Übersetzer Deutsch - Tamil: அவமானம்
• Übersetzer Deutsch - Marathi: लाज
• Türkisch: utandırmak
• Übersetzer Deutsch - Italienisch: vergogna
• Übersetzer Deutsch - Polnisch: wstyd
• Übersetzer Deutsch - Ukrainisch: ганьба
• Übersetzer Deutsch - Rumänisch: rușine
• Übersetzer Deutsch - Griechisch: ντροπή
• Übersetzer Deutsch - Afrikaans: skande
• Übersetzer Deutsch - Schwedisch: skam
• Übersetzer Deutsch - Norwegisch: skam

8 BÜCHER, DIE MIT «UTANDIRMAK» IM ZUSAMMENHANG STEHEN

Entdecke den Gebrauch von utandırmak in der folgenden bibliographischen Auswahl. Bücher, die mit utandırmak im Zusammenhang stehen und kurze Auszüge derselben, um seinen Gebrauch in der Literatur kontextbezogen darzustellen.

Ahmet Muhtar Büyükçınar:

“Belki tanıdığım biri olurda utandırırım.”diye gözümü açıp ona bakmıyordum. Görüyormuşum gibi onunayak sesini takip ediyordum. Sevmediğim huylardan biride başkalarını utandırmak ve küçük düşürmektir. Düşmanım daolsa, suçlu daolsa, ...

Cihan OKUYUCU, 2014

Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 525

I, HUN vli. ayaklanni siiru- yerek yiiriimek; ~s n. sg. fig. karma- kan§ik yer, sava§ alani. shame I kim | 1. n. ayip. rezalet; m,uu for ~/, . on you! Ayip! , Utan ! ; put to ~ utandirmak: 2. vlt. utandirmak: golge- de birakmak; --faced D ('Jeimfeist] utangac, ...

Resuhi Akdikmen, 2006

Yeni Argo Sözlüğü: - Sayfa 61

bozmak (birini) • 1. güç ve gülünç duruma düşürmek, güç duruma düşürüp utandırmak - yanlış konuştuğunu anlayınca onu bozdum, biraz sarardı bozardı ama yanıt vermedi. 2. bir kızın kızlığına zarar vermek bozuk s. • 1. canı sıkılmış, kızgın, ...

Bahattin Sezgin, 2013

Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi

kendi bildiği gibi davranmak. yüzüni yere çalmak: Yüzünü yere getirmek, utandırmak, mahcup duruma düşürmek, rezil etmek. yüzüni yeresalmak: Yüzünüyere getirmek, utandırmak, mahcup duruma düşürmek, rezil etmek. yüzüniyuvmak: 1.

Mehmet Kara, ‎Mehmet Nebioğlu, ‎Cihan Dinar, 2014

Kalbin Solukları:

Birbirini utandırmak bir yana, haklı çıktığında hasmını utandırmak dahi insanî değerlere saygısızlık sayılıyordu. Aslında böyle disiplinli bir karşılaşma vekonuşmada daha ziyade hakkın ortaya çıkması veya vuzuha kavuşmasıesas kabul ...

M. Fethullah GÜLEN, 2014

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 391

Yüzünü kara çıkarmak / çıkarmamak: Yaptığı bir hareketle, işle birini utandırmak / utandırmamak. Yüzünü kızartmak: 1) Birini utanacak duruma düşürmek, utandırmak. 2) Bir şeyi utanarak, onurunu kırarak istemek / yapmak. Yüzünün akıyla ...

Asım Bezirci, 1990

Ateşte Yeşerdim:

Utandıran. Kız. İkinci derste; yaşıtlarından daha uzun boylu, temizgiyimli, oldukça güzel görünümlü Hasret, çekingen ve hanımefendi davranışlarıyla yanıma geldi. Sınıfın başkanı da olan Hasret'le bir anda göz göze gelince bakışlarındaki ...

Halit Ertuğrul, 2011

İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 172

CONFOUND / v / şaşırmak, zihnini kanştırmak, utandırmak, mahcup etmek; kahretmek. - sth. wtth sth. bir şeyi bir şeyle kanştır- mak; - means with ends amaç ile aracı birbirine kanştırmak. CONFRATERNITY / n / kardeşlik demeği. CONFRERE ...

Ender Gürol, ‎Ali Kılıçlıoğlu, 1994

6 NACHRICHTEN, IN DENEN DER BEGRIFF «UTANDIRMAK» VORKOMMT

Erfahre, worüber man in den einheimischen und internationalen Medien spricht und wie der Begriff utandırmak im Kontext der folgenden Nachrichten gebraucht wird.

Hayat, Güç ve Siyaset

Tarihte esaslı aktör olabilmiş milleti, kendi gücünden utandırmak ve kendisine gücünün zulüm olduğunu kabullendirebilmek zayıf milletin başarısıdır. Ya da din ... «Radikal, Jul 15»

Avrupa Güzeli Bahar Kolkıran'ın utandıran fotoğrafları

Kolkıran'ın avukatları, 'çok özel' iki fotoğrafın, rızası ve bilgisi dışında sırf müvekkillerini cezalandırmak, utandırmak, küçük düşürmek ve aşağılamak amacı ile ... «Sabah, Dez 14»

Müdürünü öldüren öğretmen: Amacım yüzüne tükürmekti

Benim amacım kendisini utandırmak, kızmak ve yüzüne tükürmekti. Olaydan önceki gün buluşmaya karar verdik. Onu beklerken sarı peruk takıp makyaj yaptım. «Memurlar, Jun 14»

Utangaç çocuklar...

Çocuğun utangaçlığını farklı ortamlarda gündeme getirerek onu utandırmak, başkalarının yanında ayıplamak da bilinen hatalı davranışlardandır. “Bu kadar ... «Vatan, Okt 13»

'Utandırmak istemedi'

"Başbakan Erdoğan, Obama'yı kendi vatanında utandırmak istemeyerek iki farklı yaklaşım hakkında yanıt verirken bardağa bakmayı tercih ederek' bardağın ... «Vatan, Mai 13»

Casus skandalı Amerikan derin devletinin işi mi?

Geçmişte ABD çıkarlarını savunmak için Kennedy suikastını organize ettiği iddia edilen CIA ve FBI'ın, Başkan Obama'yı utandırmak için casus skandalını ortaya ... «Milliyet, Jul 10»