Înțelesul "acemilik çekmek" în dicționarul Turcă

PRONUNȚIA ACEMILIK ÇEKMEK ÎN TURCĂ

acemilik çekmek

CE ÎNSEAMNĂ ACEMILIK ÇEKMEK ÎN TURCĂ?

Definiția acemilik çekmek în dicționarul Turcă

să-ți iei un pui de somn Trebuie să te lupți într-un loc de muncă pe care încă nu-l obișnuiești.

TRADUCEREA ACEMILIK ÇEKMEK

Găsește traducerea acemilik çekmek în 25 de limbi cu traducătorul nostru multilingv înTurcă.

Traducerile acemilik çekmek din Turcă în alte limbi prezentate în prezenta secțiune au fost obținute prin traducerea statistică automată; unde unitatea esențială a traducerii este cuvântul «acemilik çekmek» în Turcă.

• Traducător din Turcă - Chineză: 吸引新手
• Traducător din Turcă - Spaniolă: atraer novato
• Traducător din Turcă - Engleză: attract novice
• Traducător din Turcă - Hindi: नौसिखिए को आकर्षित
• Traducător din Turcă - Arabă: جذب مبتدئ
• Traducător din Turcă - Rusă: привлечь новичка
• Traducător din Turcă - Portugheză: atrair novato
• Traducător din Turcă - Bengali: ক্ষতিকারক হতে হবে
• Traducător din Turcă - Franceză: attirer les novices
• Traducător din Turcă - Malaeză: menarik orang baru
• Traducător din Turcă - Germană: anziehen Anfänger
• Traducător din Turcă - Japoneză: 初心者を引き付けます
• Traducător din Turcă - Coreeană: 초보자 를 유치
• Traducător din Turcă - Javaneză: narik kawigaten wong anyar
• Traducător din Turcă - Vietnameză: thu hút người mới
• Traducător din Turcă - Tamilă: புதிய ஈர்க்க
• Traducător din Turcă - Marathi: अंधुक करण्यासाठी
• Turcă: acemilik çekmek
• Traducător din Turcă - Italiană: attrarre novizio
• Traducător din Turcă - Poloneză: przyciągają początkujących
• Traducător din Turcă - Ucraineană: залучити новачка
• Traducător din Turcă - Română: atrage novice
• Traducător din Turcă - Greacă: προσελκύουν αρχάριους
• Traducător din Turcă - Afrikaans: beginner trek
• Traducător din Turcă - Suedeză: locka nybörjare
• Traducător din Turcă - Norvegiană: tiltrekke nybegynner

CĂRȚI ÎN TURCĂ ÎN LEGĂTURĂ CU «ACEMILIK ÇEKMEK»

Descoperă întrebuințarea acemilik çekmek în următoarea selecție bibliografică. Cărți în legătură cu acemilik çekmek și extrase din aceasta pentru a furniza contextul de întrebuințare al acestuia în literatura Turcă.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 15

acayip 15 acı <!)• yenilemek. acayip [aca:yip] s. Ar. 1 yadırganacak denli olağana aykın olan. 2 benzeri olmayan, çok değişik, ör. ... 0 acemilik çekmek henüz alışamadığı, beceri kazanamadığı bir işte bocalamak, ör. öğretmenlikte başlarda çok ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Büyük lûgat ve ansiklopedi: ek - Sayfa 52

Acemilik çekmek, henüz alışamadığı veya maharet kazanamadığı bir işte yahut meslekte zahmet çekmek, bocalamak: Nuri Efendi, sen de hizmet et de bizim Yusuf'a acemilik çektirmeyelim, dedi (Sabahattin Ali). || Acemilik etmek, düşüncesizce ...

Safa Kılıçlıoğlu, 1985

Türkçeʾde Eş ve Karşıt Anlamlılar Sözlüğü - Sayfa 200

... medenî, uygar. yadirgamak -olisamamak -isinomamak -Jstig- rap etmeík -garipsemâk -uyamamak -yabansimak. d: -acayibine gitmek -acayip btrfmak -acemilik çekmek -denizden çikmis baliga dönmek -garibi- ne gitmek -garip bulmak -tuhof ...

Ülkü Yalım, ‎Özcan Yalım, 1983

Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 25

Acem a Persian: - mubalagasi excessive exaggeration. Acemce Persian (language) acemi untrained, inexperienced, raw, green; . cay/a* • tyro, clumsy person; - er MIL raw recruit. acemilik inexperience, lack of experience; ~ cekmek to suffer ...

Resuhi Akdikmen, 2006

Türkçede öykü-roman: seçki (antoloji) - Sayfa 501

Geçen seneki şoför aceminin biriydi. Bir yanı uçurum, öbür yanı sarp kayalık; bozuk, ... Çok acı çekmek işime gelmiyordu ama, öyle entipüften bir yarayla kurtulmanın ilginç sayılmayacağını da biliyordum. Bu düşündüklerim, gerçek anlamda ...

Mahir Ünlü, 2009

Yirminci yüzyıl Türk edebiyatı: 1960 sonrası ... - Sayfa 259

Zaten çekmek benim kaderim. İçerde de olsan çekmek bana düşüyor, dışarda da olsan... Kadın yine acemilik edip basitliğe düşüyordu. Suçlamaya yöneliyordu adamı. Oysa bu soruda kinayeyle birlikte bir de şefkat aranışı vardı, onun "Orospu" ...

Mahir Ünlü, ‎Ömer Özcan, 2003

Osmanlıca grameri: eski yazı ve imlâ, Arapça, Farsça, Eski ... - Sayfa 133

... ağız kavgası) - M> nizâc ve nezc (bir şeyi yerinden koparıp çekmek), -ujL*- musâdeme (vuruşmak) - sadme (çarpma, ... 2. intisab etmek 3. maiyete devam etme, acemilik) - cU lizâm (lüzum, mülâzimlik), o^1- mübâşeret (bir işe başlamak) -s*\ ...

Faruk K. Timurtaş, 1964

Osmanlıca - 2. cilt - Sayfa 133

Müfâale babı müşareketten başka iş ve hareketin sürekli, kesiksiz ve devamlı olduğunu anlatmak için de kullanılır: i»j5U mülâzemet (1. devam etme 2. intisab etmek 3. maiyete devam etme, acemilik) - fi j) lizâm (lüzum, mülâzi mlik), «Jj»iU ...

Faruk Kadri Timurtaş, 1964

Acemiler: roman - Sayfa 34

Büyük, köklü devrimler için ilkin gerekli olan bu geçişte, bu köprüde, hastalıklı bir inatla durur. Karşıya geçildiğine inanmak için çok saf olmalı insan, der. Heyecanı dinmemiştir daha. Alanlara çıkıp nutuk çekmek ister. Herkes, avazı çıktığı kadar, ...

Erhan Bener, 1978

Entellektüel şiddetin eşiğinde - Sayfa 180

Kitaba Önsöz adlı şiiriyle giren Öndeş, ilk bakışta bir acemilik duygusu uyandırmıyor değil, ancak bu duygunun ... Girerken üç konuda dikkat çekmek isterim: Öndeş'in olsun, bu satırların yazarının olsun, yetiştiği yıllarda, kültürün ayağa ...

Osman Çutsay, 1993